6 Şubat 2016 Cumartesi

Hisler, Hissetmekler

Dilinden bir kelime düşüyor; bine bölünüyor zihnimde. Zihnimden bir tren kalkıyor o an ve bin istasyon yıkılıyor yüreğinde. İnanmak yoksa konuşmak anlamsız. Bana inanmıyorsun... Sana inanmıyorum... Kaçıyoruz, sığınmak yerine bu kışa. Süresiz değilken zemheri. Sonrası gün güneş iken anlaşmalara...  

Hatırladığım gibi kalmıyorsun.... Değişiyorsun her şarkıda. Şarkıları öldüreceksen birer birer, neden yağmasın yağmur? Isınmayan duvarlar gibisin: Ellerine belki ama gözlerine bahane bulamıyorum; üşüyorum...

Bu şehrin en sevimsiz vaktinde geliyorsun aklıma. Sadece bunun için bile kapatıyorum kapılarımı. Umursamamaya çalışıyorum, yalanlar fısıldıyorum kendime kılıktan kılığa. Söküp kollarını "Cezalısın" diyorum saate ki aslında suçlu o da değil. Çünkü zamanın durduğunu ve koştuğunu gördüm seninle.

Kelimelerle başa çıkamıyorsun. Bir treni bekleyemiyorsun. İstasyonlarını çiçeksiz bırakıyorsun. Hissetmediğin şarkılarda uykuya yenik düşüyorsun. Soğuk ekiyor, soğuk biçiyorsun. Bozuk para gibi harcıyorsun anları. 

Çok kızıyorum; kızmak sebep mi sonuç mu bilmiyorum. Hızla kabuk tutan bir yara gibisin. Her an yeniden kanatılacak... En çok tırnak işaretinden silah kuşandığın zaman ihtiyacım oluyor iyileşmeye. Tırnak izinden can yakıyorsun... 

Düşündüm ve yazdım seni. 
Kimsenin gelmesine gerek kalmadan, öylece gitsin hisler, hissetmekler. 
Belki bir gün...
Dil, yürek ve zihin aynı anda merhamet eder de
tanır ve severim seni.
Kimsenin gitmesine gerek kalmadan, öylece gelir hisler, hissetmekler.
Deli Kız